Lohusa Psikolojisi

Annelik Mucizesi ve Ruhsal Dalgalanmalar

Şeyma Bilen Asya - 5.07.2025

Doğum, hem fiziksel hem de duygusal olarak büyük bir dönüşüm sürecidir. Kadın bedeninin ve ruhunun aynı anda yeniden şekillendiği bu döneme "lohusalık" diyoruz. Genellikle doğumdan sonraki ilk 6 haftalık dönemi kapsayan bu süreç, sadece bebeğin değil, annenin de yeniden doğduğu bir dönemdir.

Her Duygu Doğaldır

Yeni bir hayatın dünyaya gelmesi ne kadar mucizevi ve mutluluk verici olsa da, birçok anne bu dönemde yoğun bir duygusal karmaşa yaşayabilir. Hemen herkesin duyduğu ama yeterince konuşulmayan bir durum var: lohusa sendromu, yani doğum sonrası duygusal dalgalanmalar.

Bu dönemde birçok kadın;

  • Nedensiz yere ağlayabilir,

  • Kendini yetersiz hissedebilir,

  • Bebeğine zarar vereceğinden korkabilir,

  • Eşiyle, ailesiyle çatışmalar yaşayabilir,

  • "Ben neden böyle hissediyorum?" diye kendini suçlayabilir.

Şunu unutmayın: Bu duygular anormal değil, insani ve geçicidir.

Biyolojik Temeller: Hormonların Dansı

Hamilelik boyunca artan östrojen ve progesteron hormonları, doğumla birlikte aniden düşer. Bu hormonal değişiklikler, ruh halinde ani iniş çıkışlara neden olabilir. Aynı zamanda uykusuzluk, yorgunluk ve annenin bedeninde oluşan fiziksel değişiklikler de psikolojik yükü artırabilir.

Sosyal ve Psikolojik Etkenler

Her annenin yaşam öyküsü, destek sistemi ve annelik algısı farklıdır. Özellikle;

  • Daha önce ruhsal bir rahatsızlık geçirmiş olmak,

  • Destek eksikliği (eş, aile, arkadaş),

  • Zor bir doğum süreci,

  • Bebeğin sağlık sorunları

gibi faktörler, lohusalık dönemini daha zorlu hale getirebilir.

Lohusa Depresyonu mu, Mavi Sendrom mu?

Doğum sonrası duygusal değişikliklerin iki önemli şekli vardır:

  1. Doğum Sonrası Mavi Sendrom (Baby Blues):
    Annelerin %50-80'inde görülür. Genellikle doğumdan sonraki ilk hafta başlar ve birkaç gün ile 2 hafta içinde kendiliğinden geçer.

  2. Doğum Sonrası Depresyon:
    Daha yoğun ve uzun süren bir tablodur. Anne artık günlük hayatını sürdüremeyecek duruma gelebilir. Bu durumda mutlaka profesyonel destek alınmalıdır.

Ne Yapmalı? Nasıl Destek Olunmalı?

  • Anneye zaman tanıyın. Onun da iyileşmeye, dinlenmeye ve adapte olmaya ihtiyacı var.

  • Destek olun. Küçük yardımlar (bir bardak su, birkaç saatlik uyku fırsatı) bile çok değerli olabilir.

  • Yargılamayın. Her anne en iyisini yapmak ister. Suçlamak değil, anlamak gerekir.

  • Konuşun ve dinleyin. "Nasılsın?" sorusu, düşündüğünüzden daha büyük bir etki yaratabilir.

  • Profesyonel yardım almaktan çekinmeyin. Bir psikologla yapılan birkaç görüşme, annenin yaşadığı duyguları anlamasına ve sağlıklı başa çıkmasına büyük katkı sağlar.

Son Söz

Lohusalık, bir kadının hayattaki en hassas dönemlerinden biridir. Bu dönemde sadece bebeğe değil, anneye de annelik etmek gerekir. Unutmayın: Her güçlü kadının, bazen desteklenmeye ihtiyacı olur. Lohusalık geçer, ama annenin bu dönemde hissettiği duygular unutulmaz.